28 Aralık 2008 Pazar
Yeni Bir Yıl Yeni Başlangıçlar Demek Biraz da...
Geride bırakırken bir 365 günü daha,
Durduğum yer,
Kendime, gerçekleştirdiklerime ve gerçekleştireceklerime baktığım yerdir.
Yeni bir yıl,
Yeni umutlar, sevinçler, mutluluklar, başarılar, dostluklar, yeni başlangıçlar demek biraz da...
Bir şiir, bir şarkı, bir masal gibi içine çeker yaşam beni hesapsızca...
İyimserliğim,
Ve
Yaşama sevincimle,
Koca bir yılın yaşanan olumsuzluklarını, sorumluluklarını da taşıyarak yüreğimde
filozofça bakabilmek evrene sonra…
Yaşamı ciddiye almanın ötesinde,
İyi bir mizah yazısı okur gibi,
Zamanın büyüleyici, renkli, üretken, coşkulu yolculuğunda sınırlarını bilmediğim bir geleceğe doğru yürürken ortak olabilmek olabildiğimce, güzelliklere… Kararlılıkla…
Biliyorum ki,
Ne kadar yakından bakarsam,
Ne kadar çok girersem yaşamın tam ortasına,
o denli uzak tutabileceğim kendimden:
Geç kalınmışlıkları,
Yapılamayanları,
Pişmanlıkları,
Ertelenenleri…
İnsanlık uğruna harcanan kısımlarıyla da
yaşanan bir ömür, yüzüme tutuyor aynasını; eleştiriyor, dinliyor, hırpalıyor, kutluyor.
Geçiyor zaman…
Bir yandan saklarken, yok ettikleriyle diğer yandan…
Hırçın bir ırmak,
Durgun bir deniz, zaman zaman…
Ama geçmeden ömrüm yaşanmadan, maviye boyamalıyım her gün yeniden gökyüzünü,
Günün ilk ışığından…
ferda balkaya çetin
27 Aralık 2008 Cumartesi
Gününüzü Ömrünüz Gibi Görün
Günlerinizi nasıl yaşarsanız, ömrünüzü de öyle geçirirsiniz. Önümüzde uzanan onca günün içinde kolayca bugünün çok önemli olmadığı düşüncesinin tuzağına düşebilirsiniz. Ancak güzel bir yaşam harika bir inci kolye gibi, iyi yaşanmış bir dizi günden ibarettir. Her günün önemi vardır ve her bir gün sonucun kalitesine katkıda bulunur. Geçmiş geride kalmıştır, gelecekse bir hayaldir, gerçekten tek sahip olduğunuz sadece bugündür. Ona akıllıca yatırım yapın.
Yaşamınız kostüm provası değildir. Kaçırılan fırsatların tekrar yakalandığı çok nadir görülür. Bugün, yaşama hevesinizi artıracağınıza ve bugünü takipeden günlerde yükümlülüklerinizi çoğaltacağınıza söz verin. Birçok kişi yaşamlarını değiştirmek için aylar, hatta yıllar gerektiğini düşünür. Saygı duyuyorum. Ancak aynı fikirde değilim. Değişim, içtenlikle daha iyi, daha tutkulu bir insan olma kararı aldığınız saniyede başlar. Aylar, yıllar süren sadece verdiğiniz kararı korumak için uygulayacağınız gayrettir ve yaşamınızı değiştirme konusunda alabileceğiniz en iyi karar günlerinizin her saniyesini doyasıya yaşamaktır.
Efsanevi golfçü Ben Hogan'ın dediği gibi:
"Yaşam yolunda ilerlerken, gülleri koklamalısınız, çünkü sadece bir tur oynama hakkınız vardır."
ROBİN SHARMA
26 Aralık 2008 Cuma
YAĞMUR

Bu yağmur, bu güzel bu serin yağmur.
Yağıyor bu sabah sanki içimde.
Dokunma gözlerim yağmur doludur,
Bulutlar içimin derinliğinde.
Çimenler ıslanır, yollar ıslanır,
Çağırır pencerem, yağmur seslenir.
Ufuklar bu beyaz renkle sislenir,
Yaşarım bir yağmur serinliğinde.
Beyaz bulutlara aşık olurum,
Geçerler üstümden bakar kalırım,
Bulutlar başımda düştür, dalarım
Dinlerim tarlama yağan yağmuru.
Oluk oluk akar, eğleşir gider,
Yapraklarla bir şey söyleşir gider.
Gider, güzel yağmur, ağlaşır gider,
Yıkayıp bırakır gönlümü duru.
Ceyhun Atuf Kansu
GÜNÜN SÖZÜ
Martin Luther King
En kıymetli hazine
Voltaire, zaman konusunu şöyle yorumluyor:
"Zaman, tasavvurumuzdaki projelerin gerçekleştirilmesi için yeterli değildir. Bekleyen biri için ondan daha yavaş, hoşlanan biri için de ondan çabuk geçen bir şey yoktur.
Büyüklüğü ile sonsuzluğa uzanır; küçüklüğü ile sonsuz parçalara bölünebilir. Herkes onu ihmal eder; herkes onun kaybolmasından üzüntü duyar. Gelecek nesillere aktarılmaya layık olmayan ne varsa, onları karanlıklara gömer ve gerçekten büyük olan hareketleri de yaşatır.
İnsanın en kıymetli hazinesi zamandır."
25 Aralık 2008 Perşembe
isimsiz
sustum
ve bir bulut
üstünde başımın
kimseler bilmeyecek
neden yağdığını yağmurların
hangi sözcük merhem olabilir ki
değişen rengine bakışlarımın
hangi mevsim yeşertmez ki sancısız
toprağından tohumları
üşür
yüreğim
düşer
yalnızlığına
coşkularının
24 Aralık 2008 Çarşamba
sonsöz
HERŞEY SENDE GİZLİ
Kanatların çırpındığı kadar hafif..
Kalbinin attığı kadar canlısın
Gözlerinin uzağı gördüğü kadar genç...
Sevdiklerin kadar iyisin
Nefret ettiklerin kadar kötü..
Ne renk olursa olsun kaşın gözün
Karşındakinin gördüğüdür rengin..
Yaşadıklarını kar sayma:
Yaşadığın kadar yakınsın sonuna;
Ne kadar yaşarsan yaşa,
Sevdiğin kadardır ömrün..
Gülebildiğin kadar mutlusun
Üzülme bil ki ağladığın kadar güleceksin
Sakın bitti sanma her şeyi,
Sevdiğin kadar sevileceksin.
Güneşin doğuşundadır doğanın sana verdiği değer
Ve karşındakine değer verdiğin kadar insansın
Bir gün yalan söyleyeceksen eğer
Bırak karşındaki sana güvendiği kadar inansın.
Ay ışığındadır sevgiliye duyulan hasret
Ve sevgiline hasret kaldığın kadar ona yakınsın
Unutma yağmurun yağdığı kadar ıslaksın
Güneşin seni ısıttığı kadar sıcak.
Kendini yalnız hissetiğin kadar yalnızsın
Ve güçlü hissettiğin kadar güçlü.
Kendini güzel hissettiğin kadar güzelsin..
İşte budur hayat!
İşte budur yaşamak bunu hatırladığın kadar yaşarsın
Bunu unuttuğunda aldığın her nefes kadar üşürsün
Ve karşındakini unuttuğun kadar çabuk unutulursun
Çiçek sulandığı kadar güzeldir
Kuşlar ötebildiği kadar sevimli
Bebek ağladığı kadar bebektir
Ve herşeyi öğrendiğin kadar bilirsin bunu da öğren,
Sevdiğin kadar sevilirsin...
CAN YÜCEL
22 Aralık 2008 Pazartesi
Still Waters kaleminden ilizyonlar...
Yolculuğa hazır mısınız?
19 Aralık 2008 Cuma
GÜNÜN SÖZÜ
Judi James
18 Aralık 2008 Perşembe
YAŞADIKLARIMDAN ÖĞRENDİĞİM BİR ŞEY VAR
Yaşadın mı, yoğunluğuna yaşayacaksın bir şeyi
Sevgilin bitkin kalmalı öpülmekten
Sen bitkin düşmelisin koklamaktan bir çiçeği
İnsan saatlerce bakabilir gökyüzüne
Denize saatlerce bakabilir, bir kuşa, bir çocuğa
Yaşamak yeryüzünde, onunla karışmaktır
Kopmaz kökler salmaktır oraya
Kucakladın mı sımsıkı kucaklayacaksın arkadaşını
Kavgaya tüm kaslarınla, gövdenle, tutkunla gireceksin
Ve uzandın mı bir kez sımsıcak kumlara
Bir kum tanesi gibi, bir yaprak gibi, bir taş gibi dinleneceksin
İnsan bütün güzel müzikleri dinlemeli alabildiğine
Hem de tüm benliği seslerle, ezgilerle dolarcasına
İnsan balıklama dalmalı içine hayatın
Bir kayadan zümrüt bir denize dalarcasına
Uzak ülkeler çekmeli seni, tanımadığın insanlar
Bütün kitapları okumak, bütün hayatları tanımak arzusuyla yanmalısın
Değişmemelisin hiçbir şeyle bir bardak su içmenin mutluluğunu
Fakat ne kadar sevinç varsa yaşamak özlemiyle dolmalısın
Ve kederi de yaşamalısın, namusluca, bütün benliğinle
Çünkü acılar da, sevinçler gibi olgunlaştırır insanı
Kanın karışmalı hayatın büyük dolaşımına
Dolaşmalı damarlarında hayatın sonsuz taze kanı
Yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var:
Yaşadın mı büyük yaşayacaksın, ırmaklara, göğe, bütün evrene karışırcasına
Çünkü ömür dediğimiz şey, hayata sunulmuş bir armağandır
Ve hayat, sunulmuş bir armağandır insana.
Ataol Behramoğlu
Mermerin içindeki heykel
Resimleri, şiirleri, mimari yapıtları ve heykelleriyle Avrupa sanatını yönlendiren ender sanatçılardan biri olan Michelangelo, bu soruyu şöyle açıklamış:
"Önümde duran kocaman mermer kütleye baktığımda taşı değil içindeki heykeli görürüm. Bütün yaptığım iş, heykeli hapsetmiş olan parçaları keskimle yontmaktan ibarettir."
17 Aralık 2008 Çarşamba
ARKADAŞ
Büyür yavaş yavaş,
Bir bakarsın volkan olmuş, yanmışsın arkadaş...
Dolduramaz boşluğunu ne ana, ne kardaş,
Bu en güzel, bu en sıcak duygudur arkadaş...
Ortak olmak her sevince, her derde kedere,
Ve yürümek ömürboyu,
Beraberce el ele...
Olmasın hiç,
O ta içten gülen gözlerde yaş,
bir gün yollarımız ayrılsa bile arkadaş...
Yılmaz Güney
16 Aralık 2008 Salı
yakamozlarda saklı...
14 Aralık 2008 Pazar
13 Aralık 2008 Cumartesi
Herşey sen

Alperen Demirdöğen
SEVGİLERDE
Çekingen, tutuk, saygılı.
Bütün yakınlarınız
Sizi yanlış tanıdı.
Bitmeyen işler yüzünden
(Siz böyle olsun istemezdiniz)
Bir bakış bile yeterken anlatmaya herşeyi
Kalbinizi dolduran duygular
Kalbinizde kaldı
Siz geniş zamanlar umuyordunuz
Çirkindi dar vakitlerde bir sevgiyi söylemek.
Yılların telaşlarda bu kadar çabuk
Geçeceği aklınıza gelmezdi.
Gizli bahçenizde
Açan çiçekler vardı,
Gecelerde ve yalnız.
Vermeye az buldunuz
Yahut vakit olmadı
Behçet Necatigil
8 Aralık 2008 Pazartesi
Bayram Güzelliğinde Günler
Kavuşmaktır sevdiklerimize.
Kucaklamaktır birbirimizi özlemle.
Paylaşmaktır dostlukları bir fincan kahvenin muhabbetiyle.
Çocuk kalan yanımızla mutlu olabilmek, çocuk içtenliğinde gülümseyebilmektir.
Ve çocuk yüreği büyüklüğünde sevinebilmektir, insani duyguların, kültürümüzdeki zenginliklerin, toplumsal dayanışmanın öne çıktığı bayramlara.
Ta en başından başlamalı yaşamaya.
Çünkü yaşamak sevmekle başlar.Önce kendimizi, sonra insanları. Hayatımızı
güzelleştirmek adına. Çünkü içimizdeki güzelliktir bayramlar.
Sevinçtir.
İyiliktir.
Gönüller dolusu sevgidir verebileceğimiz, dostlarımıza.
Kendimizle, yaşamla barışık olmanın iç huzuruyla ulaştığımız bayramlar gönülden
gönüle akan sevgiler büyüklüğünde taşınır coşkuyla yarınlara.
Şairin yüreğinden kopup gelen dizeler kadar coşkulu.
Göç mevsimi kuşların sıralı akarken sıcak iklimlere aynı amaç uğruna kanat çırpışları
kadar coşkulu.
Aynı amaç uğruna...
Bayramlardaki mutluluğun sırrı bu galiba.
Bir bayram günü yüzünüze yansıyan ışıl ışıl sevinçler her gününüzü bir şölene çevirsin sonsuza dek...
ferda balkaya çetin
7 Aralık 2008 Pazar
6 Aralık 2008 Cumartesi
yansımalar...
yok! / bakamam...
gelip yerleşirse gözlerime ayrılığın hüznü
konuşmazsa aniden
tutkulu bir rüzgâr gibi okşayan sesin
uzak iklimlerinden haber alamam...
düşlerime uzanan bir yol / du
yıldızlardan / ayın rengiyle sana biriktirdiğim
düşerse şavkı aydınlık yüzünden yere
dayanamam...
ah... gece!
seni yaratıyor yalnızlığıma / sözcüklerinden...
geldin ve gittin gülümseyişinle
sızı olup yerleşir yüreğime yokluğun
bazen sözlerin /... ufalırım
ağlayamam...
şiirler de şarkılar da duyguluydu sen varken
coşkun bir ırmaktı yüreğim
yazmazsa kalemim / susarsa sensizliğimden
ben / ben olamam...
4 Aralık 2008 Perşembe
Engelleri kabul etmedi
Resme ilgisi ve yeteneği oldukça fazlaydı. Fakat doğuştan iki kolu da yoktu. Bu birçokları için önemli bir engel olabilirdi, ama o bunu asla kabul etmedi. Daha küçük yaşlarda ayak parmaklarıyla tuttuğu kömür parçasıyla resimler çizdi. Daha sonra Paris'e giderek resim eğitimi alan Fransız ressam Cesar Ducomet sanat dünyasına önemli eserler bırakarak tarihe geçmeyi başardı.
2 Aralık 2008 Salı
ADIM SONBAHAR
her yanına çiçek yağmış
erik ağacının
ışık içinde yüzüyor
neresinden baksan
gözlerin kamaşır
oysa ben akşam olmuşum
yapraklarım dökülüyor
usul usul
adım sonbahar
ATTİLA İLHAN
30 Kasım 2008 Pazar
RİSK ALMAYA HAZIR MISINIZ?
Ağlamak ise; "DUYGUSAL" görünme riskini...
Birine yakınlaşmak; "KENDİNİ KAPTIRMA" riskini,
Duygularını açmak; "KENDİNİ ORTAYA KOYMA" riskini,
Hayalleri ve düşünceleri sergilemek ise;
"ONLARI BAŞKASINA KAPTIRMA" riskini göze almaktır.
Sevmek; KARŞILIK GÖREMEME" riskini...
Yaşamak ise; "ÖLME" riskini göze almaktır.
Umutlanmak; "HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRAMA" riskini
Çabalamak ise; "BAŞARISIZ OLMA" riskini göze almaktır...
Ama riskler yaşanmalıdır.
çünkü;
hayatımızın en büyük riski hiç risk almamaktır.
Hiç risk almayan kişi, belki acı ve üzüntülerden
korunabilir ama büyüyemez, sevemez,
değişemez, hissedemez, öğrenemez.
Garanti arayışlarıyla zincirlenmiş bir köle olarak
yaşarken,
bedelini; özgürlüğünü kaybederek öder.
Sadece; riski göze alan kişi hürdür.
Leo Buscaglia
29 Kasım 2008 Cumartesi
EİNSTEİN'IN MATEMATİKSEL BAŞARI FORMÜLÜ
Eğer ( a ) hayatta başarıyı gösterirse formül şu şekildedir:
a = x + y + z
bu formülde ( x ) çalışmayı, ( y ) dinlenmeyi gösterir.
"Peki ( z ) neyi gösterir?" diye sorduklarında, büyük fizik bilgini
formülü şöyle tamamlar:
"( z ) de çenenizi tutmayı..."
27 Kasım 2008 Perşembe
yağmur...
GECE VE YAĞMUR
şehir uykuda
gök gürültüsü ve yağmurlar arasında
ve çok ilerde
belli belirsiz bekçi düdükleri
eski bir zamanı anlatırlar
çizgi çizgi yüzüyle
ihtiyarlığını
çıkıp gitsem yağmur var
geceyi tutmuş
camlara ninni gibi
yanağıma sızan yağmura kızsam
çabucak gitse uzaklara
uzaklarda bekleyen var
kurumuş elleriyle yakaran
yeryüzü arınır her seferinde
kuş olup uçsam diyorum özgürlüğüme
oyalanıyorum
gecenin heybetine alıştım
yağmur var
SEVGİYLE
Tekkede , manastırda eremezsin
Bir kez gerçekten sevdin mi dünyada
Cennetin cehennemin üstündesin
Bir sır daha var , çözdüklerimden başka
Bir ışık daha var , bu ışıklardan başka
Hiç bir yaptığınla yetinme , geç öteye !
Bir şey daha var , bütün yaptıklarından başka
Ömer Hayyam
JOHANN VON GOETHE
"Dinlenmek için önümde bir ebediyet var."
26 Kasım 2008 Çarşamba
25 Kasım 2008 Salı
GÜNÜN SÖZÜ
Talebelerine öğrenme arzusu aşılamayan bir öğretmen, soğuk demiri döven bir demirci gibidir.
Horace Mann
ÖZEL BİR İNSAN
Zamansız ayrılışındı beni bu kadar derinden üzen.
İçime akıttığım sessiz gözyaşlarımdandı ara sıra hüzünlenmelerim. Dinmeyen bir sızı bitmeyen hasretindi yüreğimdeki.
Son sözünü söylememiştin henüz öğrencilerine ve bize.
Birlikte oynarken satrancı usta öğreticiliğinle başarının güzelliğini tattırmıştın bana yenilerek.
Fakat ölüm denen yenilgide dirençli olmayı öğretmemiştin henüz.
Bir tek sevgi imiş akıp giden zamana dayanabilen. Yaşamın uzunluğu hiç değil.
Geride bırakılanlarmış önemli olan.
Doğruluğun, dürüstlüğün, görev aşkın, eğitim camiasındaki itibarın, prensiplerinmiş seni AHMET BALKAYA yapan.
Bilsen ne çok özlüyorum seni.
Ne çok babacığım...
Canım babacığımın nezninde
ebediyete intikal etmiş,
VE
Kendisini mesleğine adamış,
yüreği insan sevgisiyle dolu tüm öğretmenlerimizin
bu anlamlı , özel gününü içtenliğimle kutluyor sevgiyle kucaklıyorum!...
KÜÇÜĞÜM
5 - A sınıfına...
"Her biriniz özel bir çiçeksiniz yüreğimde"
Öğretmek zorundayım tüm bildiklerimi sana küçüğüm
Minicik ellerinden sevgiyle tutup yazışını deftere
Sabırla incitmeden seni
Gururunu kırmadan ASLA
Başarının gülümseyişini ilk ben görüp gözlerinde
sevincime sevinç eklerim
Yüreğine dokunurum bu kez
İnsanlığı işlerim seni yormadan
Erdemlerin en güzelini sende görmek için inan tüm çabam
Atatürk'ün doğumunu bildiğin gibi
Fatih'in İstanbul'u fethini ezberlediğin gibi
Beyninde şekillenir düşüncelerim
İnsanlık adına ne varsa doğru olan hepsi sende
Öğretmenim dediğinde
Yüreğimdeki çoşkular seninle bütünleşir o an
Mutluluk şarkı söyler sınıfta dalga dalga
Yüzündeki gülüş bakışındaki sıcaklık
Yüreğindeki içtenlik kaybolursa üzülürüm
İsterdim ki
Şiir dizelerine sığdırayım adınızı birinizi unutmadan
Bir tek ALİ yazsam incitmeye korkarım
Korkarım gözlerinde mutsuzluk okunursa
Bir gelinciğin yaprakları kadar narinsin çünkü
Ah kaygım büyük
Mücadelen yeni başlıyor henüz
Dimdik görmek isterim seni
Eğilirsen yüreğim kanar
Çünkü
Sen emeğimsin
Sen gururumsun
Sen yarınımsın
Sen İnsanlığın umudusun
KÜÇÜĞÜM
GÜNÜN SÖZÜ
Henry Adams
19 Kasım 2008 Çarşamba
GÜNÜN SÖZÜ...
Çalıştığınız zaman yeryüzünün en uzak düşünün, doğduğu gün sizin adınıza ayrılan bir parçasını doldurmuş olursunuz.
Halil Cibran
18 Kasım 2008 Salı
yılkı atı ve özgürlük
kırmızı bir alev gökyüzünde
buluta değer
bir yel eser
alıp götürür güneşi
geniş topraklar sarsılır
yurduna kavuşur yeni
ilk ayak sesleri
baharın ilk çığlığı gibi
ağaçlar alkış tutar
özgürlüğü söyler
kuşların kanatları
uçuşur rüzgârda yeleleri
yalnızlığın düşüme girdi
yağmur oldu yıldızlar
peşinden sürüklendim
hoşgeldin öz yurduna
zaferin kutlu olsun
Uzun yağmurlardan sonra
Sen yağmurlu günlere yakışırsın
Yollar çeker uzak dağlar çeker uzak evler
Islanan yapraklar gibi yüzün ışır
Işırsa beni unutma
Alır yürür sıcak mavisi gökyüzünün
Kuşlar döner uzun yağmurlardan sonra bir gün
Bir yer sızlar içinde büsbütün
Her şeye rağmen ellerin üşür
Üşürse beni unutma
Yeni dostlar yeni rüzgârlargelir geçer
Yosun muydum kaya mıydım nasıl unuturlar
Kahredersin başın önüne düşer
Düşerse beni unutma
Gülten Akın
BUĞDAYIN TÜRKÜSÜ
Halkım ben, parmakla sayılmayan
Sesimde pırıl pırıl bir güç var
Karanlıkta boy atmaya
Sessizliği aşmaya yarayan
Ölü, yiğit, gölge ve buz, ne varsa
Tohuma dururlar yeniden
Ve halk, toprağa gömülü
Tohuma durur bir yerde
Buğday nasıl filizini sürer de
Çıkarsa toprağın üstüne
Güzelim kırmızı elleriyle
Sessizliği burgu gibi deler de
Biz halkız, yeniden doğarız ölümlerde.
Pablo Neruda
ansızın başlayan başıboş yağmur...
yüreğim...
17 Kasım 2008 Pazartesi
dostlukla, içtenlikle, yürekten...
gülüme
"çocukluk arkadaşım
canım "hatice"me..."
sevgin sıcacık dostluk dostluktan da öte
bir huzur bir güven dürüstçesine
neler yaşadık seninle hatırlar mısın
yılların birikimi var gülüm yüreğimizde
dost dediğin senin gibi çıkarsız sever
yürekten güler yürekten söyler
öyle güzel bir bağ ki aramızdaki
inan bana gülüm herşeye değer
güvenim sonsuz sana doğruluk özünde
her zaman durursun verdiğin sözde
hiç kimse tutamaz asla yerini
gördüm bunu gülüm senin gözlerinde
ne zaman üzülsem yanımda sensin
fedakârca karşılıksız içten seversin
sana vefa borcumu nasıl öderim
sen benimle bir can bir tek yüreksin
yıllanmış şarap gibi arkadaşlığımız
öylesine sağlam ki kopmaz sevgi bağımız
uzakta olsak da yüreğimiz bir
daha çok gülüm yaşanacak yıllarımız
16 Kasım 2008 Pazar
GÜNÜN SÖZÜ...
Unutmayın, çocuklarınız sizin değildir. Onları Yaratıcıdan ödünç aldınız.
Mohawk kabilesi
DİLARA' MA

Desem ki, gonca bir gülsün sen, nadide...
İçimden taşar gelir sevgin, özlerim özledikçe.
Lâkin, bitmez özlemim her an seni görsem de...
Armağanısın Tanrı'mın hem de en kutsalından,
Rayihalar getirir gözlerin umut dolu baharından...
Ah, benim canım kızım!..
Mutluluğum, mutlu bakışlarından...
14 Kasım 2008 Cuma
Ömer Hayyam
Bir çift sözüm var sana, yürekten:
Sevginle gireceğim toprağa,
Sevginle çıkacağım topraktan.
GÜNÜN SÖZÜ...
Kendine sakladıklarını zamanla yitirirsin. Oysa verdiklerin her zaman senindir.
Axel Munthe